14 Şubat 2010 Pazar

Paradoks


Seninle bunca zaman hep senin zayıf noktalarını tartıştık, değerlendirdik, iyileştirmeye çalıştık.

Oysa hiç benim zayıflıklarımı konuşmadık. Ben farkında olmadığım için mi, yoksa seninkiler daha öncelikli olduğu için mi?

Neredeyse tüm yakınlarımın kaprislerini alttan alırım, hepsi için bir şeyler yaparım, kimse üzülmesin, kırılmasın isterim, bunun için gerekirse fedakarlık yaparım, o kişiyi terslemek içimden geçse bile kendimi tutarım, "aman üzülmesin, kırılmasın, tatsızlık çıkmasın" derim.
Bunun doğru olmadığını bir süredir biliyorum, daha kişisel olmaya çalışıyorum.

Ama biri var ki, ona tahammül sınırım çok düşük. Tahammül edemediğimi rahatlıkla dile getiriyorum, onu üzebiliyorum. Başka insanların en sıkıcı hikayelerini dinlerken, onun anlattığı ve beni ilgilendirmeyen konuları dinlemek istemiyorum ve bunu belli ediyorum. Benim için o, en kolaylıkla kırılabilecek kişi ve belki de tek kırılabilecek kişi.

Paradoks burada başlıyor, çünkü aslında en çok etkilendiğim, beni ben yapan ve en çok sevdiklerimden biri de o. Çevremdekilere, onunla ilgili kurduğum cümleler, anlattıklarım o kadar çok ki. Sanırım beni hep affedeceğini biliyorum, onu kaybetme korkum yok.

Ona tahammül sınırımın ne kadar az olduğunu yeni farkettim ve mutlaka bu özelliğimi değiştireceğim. Bugün yaşadığım üzüntüyü yine yaşamayacağım.

5 yorum:

Deniz Poyraz dedi ki...

en kolay en yakınımızdakini, en güvende hissettiğimizi kırarız da aslında yokluğu ile en çok boşluk bırakacak olandır o..çekip gitmez kolay kolay, olduğun gibi kabul edendir seni, gençten toyluğuna verebilirsin ve Berrak'cim bilmiyorum simdi kaç yaşındasın ama bu lüksü kötüye kullanmama zamanıdır bana göre de...

Hamilelik nasıl gidiyor? sanki kücük adamın gelisine az kaldı, değil mi?

sevgiler

Bero dedi ki...

Den,kesinlikle çok haklısın, bundan sonra farklı davranacağım. Bu arada çok da genç sayılmam. 30 yaşındayım :)
Oğlancığın gelişine az kaldı, 1 ay filan. Heyecanla bekliyoruz hep beraber.

Nesobaby dedi ki...

Emin ol hepimiz aynıyız, aynı şeyi ben Burak'a yapıyorum o da bana yapıyor :) Halbuki kimse kaybedilmez değil daha dikkatli olmakta fayda var değil mi? :)

Bero dedi ki...

Nesocuğum, benim hikayemdeki şanssız kişi annem oluyor ne yazık ki

Arzz dedi ki...

oo berocum bu durumda sana kötü bir haberim varr.. çocuklara annelerine ne yaparsa kendi çocuklarıda onlara yaparmış ;-) eray'ın sana çektireceği var desene :)